Thursday, January 28, 2010

A Woman's Right To Shoes - Sex and the City,2003

İki gün önce bir ayakkabıya odaklandım. Almam lazımdı. Artık böyle bir ayakkabının benim olması şarttı. Biraz oradan biraz buradan bakınarak ayakkabının nereden alabileceğimi buldum. Ankara –İstanbul mağazalarından bir tanesinde mutlaka olmalıydı. Ankara’da bulursam annemi yönlendirecektim. İstanbul’da bulursam ben gidip alacaktım. Bir Ankara bir İstanbul şeklinde tel numaramı çıkarttım. Diyorlar “bulamazsınız bitti”. 100% düşünce gücü, secret gibi kitapları okumuş ben bulabileceğime inanıyordum.


Son numara...telefon çalar;

-36numara bu şu model ayakkabınız var mı?

-Aa malesef kalmadı o numaradan!

-Nasıl yani ben secret kitabını okumuştum (hiç sevmemiştim o ayrı) olmazsı lazım. 37si var mı?

-Biz bir bakalım...

-Bakın bakalım, iyi bakın ama..depoları falan da araştırın.

-Burcu hanım merhaba, son bir tane 37 numara kalmış!

-AAAA...hemen ayırtın. Bu arada orası neresi=)

-Capitol


Orası neresi yahu? Neyse sora sora Bağdat bulunurmuş, işten makul bir saatte çıkarak servis ile ulaşmam gereken yere vardım. Ayakkabıyı denedim bir miktar büyük ama aldım; benim boyutlarımda birisi için 37 numara kötü durmaz. (bir numaradan bir şey olmaz diye kendimi avutarak ayakkabımı aldım)

No comments:

Post a Comment