Biraz önce kaybettiğim havanianas bir tane aldım. Brikenstock
yerine geçemez ama bunların kullanım alanları da farklı. İhtiyaç var
Monday, March 12, 2012
Thursday, March 8, 2012
Vacation used to be a luxury, however, in today's world, it has become a necessity.
Bu aralar 4 günlük
bir yerlere kaçma planları yapıyorum. Ege tarafları özellikle Bozcaada/Kazdağı
arasında gidip geliyorum. Bir insan bu kadar mı karasız olur, bir şeye karar
veriyorum, sonra bi maliyet hesaplaması yapıyorum, evdeki hesap çarşıya uymuyor.
Diyorum ki ben bu paralarla dünyanın hemen hemen her yerine giderim. Bu sefer
yurtdışı uçak biletlerini araştırmaya başlıyorum ama başka yerlerde
tıkanıyorum. Tıkanmamın nedeni tamamen bi şeye karar veremiyor olmam. Arabayla
Bozcaada’ya gitmek bir günlüğüne de Kazdağı’nda konaklamak ne güzel olurdu. Her
şey bu kadar pahalı mı olmak zorunda. Hem fiyatları uygun olsun istiyorum hem
de çok şirin güzel yerlerde kalmak istiyorum. Acaba vize sürem ne kadar kaldı.
Ha bitti bitecek… Bittiyse Bozcaada-Kazdağı arasında gidip gelebilirim. Aaa
Kaş’a mı gitsem acaba. Uçak biletlerine ben bi bakayım… Ya da Paris gitsem, ne
güzel olur ama o kadar kalabalığı da hiç sevmiyorum. Aaa ben Portekiz’e hiç
gitmedim. En iyisi oralara gitmek ama 4 gün oralara gitmek için değmez… Ay ben
ne yapacağımmmmm
p.s: aklımdan bunlar geçerken Woody Allen’ın
mükemmel filmi Midnight in Paris aklıma geldi.
DON'T DISTURB
Bu aralar kedi gibiyim. Yanlış anlamaya mahal vermemek adına
hemen konuyu açıyorum. Eve gelir gelmez iş kıyafetlerimden kurtuluyorum,
ayıcıklı pijamalarımı giyip, kendime atıştırmak için bir şeyler alıp kaloriferin
altına geçiyorum ve orada mayışıyorum, evdeki favori yerim kalorifer&
kırmızı minderim oldu. Sıcacık rahat yerimde mutlu mesut ve huzurlu oluyorum.
Kedi demek aslında haksızlık olur ben artık garfield’immmm… Bu konuda da hiç
mutsuz değil. Sırtımı kaloriferi dayayıp o sıcaklığı aldıktan sonra hiç bi yere
gidesim gelmiyor. Aslında bunlar anlatılmaz yaşanır.
Bu kadar haksızlık yapmamam lazım kendime, bugün yüz milyon
mil uzaklıkta yaşayan en sevgili arkadaşıma bir mail attım. Gerçekten güzel bir
fikir sundum. Kendi işimizi yapabiliriz, gerçi bizim gibi garfield’lardan zor
çıkar kendi işimizi çıkartmak. Kolları sıvamamız lazım. Gerçekten yapabilirsek
çok güzel işler çıkartabileceğimize inanıyorum. Yatırım için belirli bir
sermaye de lazım. O konuda da sıkıntılar yaşayacağız galiba:)
Onun dışında yapmak istediğim bir diğer iş minicik ufacık
huzur dolu havasının güzel olduğu, denizi olan, güzel zeytinyağların bulunacağı
güzel bir yerde butik otel açmak. 7-8odalı bi yer yeter de artar. Orayı
işletmek ne güzel olurdu. Sabahları kalkar güzel uzun sağlıklı kahvaltımı yaparım
ve güne güzel başlarım. Artık sabahları kalkarken zorlanıyor muyum neyim? Benim
gibi sabah erken kalkmayı seven bi insan zorlanırsa, diğer insanların durumunu
düşünmek istemiyorum.
Bunları yazmamın bir nedeni de milli piyango aldım. Çıkması
durumunda aklımda olan her iki işi de yapacağım.
Bugün ne yapıyorum, çok sevgili başka bir arkadaşımla
pilates gideceğim ama Cuma annem geliyor evimi toparlamam lazım, mutfağa
kahvaltı malzemeleri almam lazım. Hepsini bugün için de halletmem lazım.
Bunların dışında 8 Mart kadınlar gününü kutluyorum…
Subscribe to:
Posts (Atom)