İşte ben bunu okuyorum: Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın - Jonathan Safran Foer
Göz kamaştırıcı fikirlerle dolu, zeka fışkıran bir roman. - The New York Times
11 Eylül'de babasını kaybeden Oskar, birkaç sene sonra mavi bir vazonun içinde bir anahtar bulur... Anahtar babasına aittir ait olmasına da, New York şehrindeki 162 milyon kilitten hangisini açmaktadır? Amerikalı yazar Jonathan Safran Foer, Günther Grass'ın Teneke Trampet'inden, Paul Auster'ın Ay Sarayı'ndan ve Italo Calvino'nun yazınındaki muzip dinamizmden izler taşıyan Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın'da insanlık deneyimini şaşırtıcı tesadüfler, derin acılar, büyük yalnızlıklar, iç içe geçmiş hayatlar ve sınırsız bir yaşama sevinci merceğiyle konu ediyor. Amerika'da büyük ilgi gören ve ses getiren roman, akıcı dili, zengin anlatımı ve çığır açan tekniğiyle içinde yaşadığımız zamanların bir klasiği. Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın, kayıplara, arayışlara, insan ilişkilerine, yalnızlığa, kalabalıklara, acıya ve coşkuya, içinde yaşadığımız şehirlerin labirentlerine, asla adresine ulaşamayan mektuplara, gece yarısı anlatılan masallara, rüyalara ve gerçeklere, söylenen ve asla söylenememiş sözlere dair çarpıcı, eğlenceli, sürprizli ve birazcık da sihirli bir roman. Foer okurun elini insanlığın ve insan ilişkilerinin üstün güzelliğinin tam kalbine yerleştiriyor.
Okuyun, hayatın nabzını hissedeceksiniz. - Philadelphia Inquirer
Blog dünyasında en sevdiğim yazar amonka tarafından anlatılmış bu mükemmel kitap. Ondan dinlemek daha bir zevkli.
P.S: Güzel kitap okumak isteyenlere bu blog’da dolaşmalarını tavsiye ediyorum çünkü gerçekten başarılı kendileri ve arkadaşım olduğu içinde söylemiyorum meslek olarak da bu işi yapıyor. Dünyanın en tatlı editörüne.. amonka'ya..
Wednesday, March 31, 2010
Çengelköy'de Bir Masal
Pazar günü hayatımın en güzel günlerinden birini geçirdim. En kötü günüm böyle olsun dedim. Evdeki bulunan peynir zeytinler kapıp yollara düştük annem ve sevgili kardeşim ile birlikte. Çengelköy’de piknik keyfi. Eksiklerimizi de yolda tamamlayarak dünyanın en güzel çay bahçesinde piknik keyfini gerçekleştirdik. Bizim için çok büyük bir zevkti. Küçükken düzenli olarak pazarları gittiğimiz piknik aktivitelerini hatırlattı. Annem ankara’dan atlasa da gelse tekrar yapsak.
Bir zamanlar Süper Baba dizisi vardı, Çengelköy’de çekilirdi. Hayatımda izlediğim en güzel diziydi. Başka bir dizi izlemedim ama eminim daha güzeli gelmemiştir.
Küçük bir bilgilendirme;
Çengelköy İstanbul'un Üsküdar ilçesi sınırları içinde Boğaziçi'nin Anadolu yakasında Vaniköy ile Beylerbeyi arasında bulunan ve Genelde İstanbul'un yüksek gelirlilerin oturduğu en lüks ve pahalı semtlerinden biridir. 1960'lara kadar çoğunlukla Rumların oturduğu bir Boğaziçi köyüydü. Bugün de geleneksel Boğaziçi yaşantısının izleri görülmektedir. Boğaz'ın incisi de diyebiliriz.
Bir zamanlar Süper Baba dizisi vardı, Çengelköy’de çekilirdi. Hayatımda izlediğim en güzel diziydi. Başka bir dizi izlemedim ama eminim daha güzeli gelmemiştir.
Küçük bir bilgilendirme;
Çengelköy İstanbul'un Üsküdar ilçesi sınırları içinde Boğaziçi'nin Anadolu yakasında Vaniköy ile Beylerbeyi arasında bulunan ve Genelde İstanbul'un yüksek gelirlilerin oturduğu en lüks ve pahalı semtlerinden biridir. 1960'lara kadar çoğunlukla Rumların oturduğu bir Boğaziçi köyüydü. Bugün de geleneksel Boğaziçi yaşantısının izleri görülmektedir. Boğaz'ın incisi de diyebiliriz.
Thursday, March 25, 2010
PeriBacaları
Üniversite zamanlarımızda Kapadokya’ya kaçardık; amaç sadece Ankara’nın gri havasından kurtulup doğa harikası taş evlerde kalıp biraz şarap içmekti.
Doğanın ve tarihin mükemmel birleşimidir. Peribacaları sizi sorgulatır, gerçekten mümkün müdür taştan şapkaların kendiliğinden oluştuğu? Rüzgar ve yağmurun bunları yapabileceğinize ilk başta inanamayacaksınız. Geldiğiniz yerde de yağmur ve rüzgar vardır ama burada yağmur ve rüzgar birbirleri arasındaki mükemmel birliktelik ile yaptıklarına inanmayacaksınız.
Yeraltı şehrine tanık olursunuz. Kasabanın yer altındaki gizli geçitler ile bütün evlere bağlanabileceğini öğrenirsiniz. Yerin kat kat altına indikçe nasıl geri çıkacağınızı düşünmeye başlarsınız. Bu kasaba sizi sorgulatır ve nefesinizi keser demiştim.
Ihlara vadisinde yürüyüş başlar. Tonlarca oyma Kilisenin içine girip çıkarsınız. Bu kiliselerin bazılarına ulaşmak için tırmanmak gerekir. En güzeli de budur zaten.
Çanak çömlek yapımı ve şarap tadımı ile gezinizi süslersiniz.
Aslında bu şehirde birlikte olacağınız insan da önemli. Kaldığınız taş butik otelin sahipleri güney Koreli misafirperver bir çift ile vakit geçirmeye başlarsınız. Daha farklı yerleri keşfetmeye çıkıp kayboldukça diyar diyar gezen backpacker’larla tanışmaya başlayacaksınız. Aslında aklınız onlarda kalacak çünkü gezdikleri ve gezecekleri yerleri öğrendikçe bu sefer de hayatı sorgulamaya başlayacaksınız. Burayı sizden daha iyi bilmelerine şaşıracaksınız. Bu şehir sizi şaşırtacak demiştim diyeceğim size.
Yeraltı şehrine tanık olursunuz. Kasabanın yer altındaki gizli geçitler ile bütün evlere bağlanabileceğini öğrenirsiniz. Yerin kat kat altına indikçe nasıl geri çıkacağınızı düşünmeye başlarsınız. Bu kasaba sizi sorgulatır ve nefesinizi keser demiştim.
Ihlara vadisinde yürüyüş başlar. Tonlarca oyma Kilisenin içine girip çıkarsınız. Bu kiliselerin bazılarına ulaşmak için tırmanmak gerekir. En güzeli de budur zaten.
Çanak çömlek yapımı ve şarap tadımı ile gezinizi süslersiniz.
Aslında bu şehirde birlikte olacağınız insan da önemli. Kaldığınız taş butik otelin sahipleri güney Koreli misafirperver bir çift ile vakit geçirmeye başlarsınız. Daha farklı yerleri keşfetmeye çıkıp kayboldukça diyar diyar gezen backpacker’larla tanışmaya başlayacaksınız. Aslında aklınız onlarda kalacak çünkü gezdikleri ve gezecekleri yerleri öğrendikçe bu sefer de hayatı sorgulamaya başlayacaksınız. Burayı sizden daha iyi bilmelerine şaşıracaksınız. Bu şehir sizi şaşırtacak demiştim diyeceğim size.
Thursday, March 18, 2010
Wednesday, March 17, 2010
My Distant Land
Tatil planları içine girmeye başlamam lazım. Az vakitte çok yer görmek istiyorum. Aslında bu sene başka bir ülke görmenin dışında gerçekten güzel dinlendirici bir tatil istiyorum. Bazı engellerim var. Ne zaman nasıl nereye kimle...
Ayrıca sıcak havalar kendini göstermeye başladı. Perşembenin geleceği çarşambadan belli olur. O yüzden kilo sorunu yaşamamak lazım. Ailecek gıda zehirlenmesi yaşadığımız için bu aralar hiç bir şey yemek istemiyorum. Kilom çok olduğundan değil ama alttakileri görünce yemek yememek iyi gibi geliyor.
Ayrıca sıcak havalar kendini göstermeye başladı. Perşembenin geleceği çarşambadan belli olur. O yüzden kilo sorunu yaşamamak lazım. Ailecek gıda zehirlenmesi yaşadığımız için bu aralar hiç bir şey yemek istemiyorum. Kilom çok olduğundan değil ama alttakileri görünce yemek yememek iyi gibi geliyor.
Friday, March 12, 2010
Thursday, March 11, 2010
"La Dotta Bologna" oppure "La Rossa"
4 sene önce 2006 yılında doğum günümde burayı görme şansını elde etmiştim. Batı’nın en eski üniversitesine sahip, mükemmel tarihiyle herkesi etkileyebilecek la città. Kocaman bir orta çağ tiyatrosu. Tarihi sevenlere hitaben yapılmış mükemmel şehir. Dünya’nın en büyük fuarlarına ev sahipliği yapıyor. İtalya gibi pahalı bir ülkede yabancı pasaportla gelenlere fuarlara ücretsiz giriş sağlayan şehir. Gelişmiş sanayi ve üniversite kenti olmasından dolayı İtalya’da sol görüşlü insanların bulunmasıyla tanınan şehir. Benito Amilcare Andrea Mussolini doğurmuş bu ülkeden böyle bir şehre sahip olmasını beklemiyorsunuz.
Fontana di Nettuno (Neptün Çeşmesi), suya hükmeden Neptün.
Burası Bolonya, büyüleyici ve modern şehir. Bologna è una città moderna e illuminata, come è magico!!!
La Rossa yani Kızıl Şehir kırmızı kiremitlerden adını alıyor ya da La dotta yani Öğrenilmiş Şehir.
2006yılı doğum günümde olduğum gibi şanslı olsam ve dünyanın başka bir köşesinde hiç görmediğim güzellikleri görebilsem. Doğumgünümü hiç kutlamasam ve zamanın durmadığını fark edip dünya gözüyle başka bir şehir görsem. Çok şey mi istiyorum???
Fontana di Nettuno (Neptün Çeşmesi), suya hükmeden Neptün.
Burası Bolonya, büyüleyici ve modern şehir. Bologna è una città moderna e illuminata, come è magico!!!
La Rossa yani Kızıl Şehir kırmızı kiremitlerden adını alıyor ya da La dotta yani Öğrenilmiş Şehir.
2006yılı doğum günümde olduğum gibi şanslı olsam ve dünyanın başka bir köşesinde hiç görmediğim güzellikleri görebilsem. Doğumgünümü hiç kutlamasam ve zamanın durmadığını fark edip dünya gözüyle başka bir şehir görsem. Çok şey mi istiyorum???
Wednesday, March 10, 2010
Friday, March 5, 2010
İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi
Sevgili Bilkent Mezunlari,
Su ana kadar her alanda bize sesimizi duyurma sansi vermis, demokratik ortamiyla diger universitelere ornek olmus universitemizde bu karara karsi cikacak seslerin de kendilerini duyurabilecekleri bir platform olusturulacagi ve orda dile getirilen kaygilarin da dikkate alinacagi umudunu tasimaktayim.
Sayin Dogramaci gibi buyuk bir egitimciyi ve vizyoneri kaybetmis olmaktan eminim tum Bilkent Ailesi cok uzgun. Kendi adima, ulkesine etkin egitim kurumlari kazandirmis, insanliga ozveriyle hizmet etmis bir insani yitirmis olmak en azindan benim icin uzucu... Ancak, sahsi kanaatim, bu uzuntu onun en buyuk yapitlarindan birine kendisinin verdigi ismi degistirmekle tedavi edilmeye calisilmamali. BILKENT isminin arkasinda bir ilerici bakis, bir bilgi sehri olusturma fikri var... Kurulusundan beri bu isimle beraber koyulan bilgi kenti olma hedefine dogru yurumus, bu isimden guc almis ve en onemlisi bu isimle taninmis universitemizin adinin degistirilmesi, guclukle olusturulmus bir markanin bir anda cöpe atilmasiyla maalesef esdeger.
Kaldi ki, resmi ismine bu eklenti yapilmasa bile tum Bilkentlilerin nezdinde bu okul zaten Sayin Dogramacinin eseri. Bugun bu tartismalari yapiyor olmamiz bile, vakt-i zamaninda bu universiteye BILKENT adini veren Hoca Bey'in pek cogumuzdan daha uzak gorüslü oldugunun acik kaniti...
Sevgiyle,
Pınar
ilgili linki buradan bulabilirsiniz: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/13955812.asp?mnID=13955812
Su ana kadar her alanda bize sesimizi duyurma sansi vermis, demokratik ortamiyla diger universitelere ornek olmus universitemizde bu karara karsi cikacak seslerin de kendilerini duyurabilecekleri bir platform olusturulacagi ve orda dile getirilen kaygilarin da dikkate alinacagi umudunu tasimaktayim.
Sayin Dogramaci gibi buyuk bir egitimciyi ve vizyoneri kaybetmis olmaktan eminim tum Bilkent Ailesi cok uzgun. Kendi adima, ulkesine etkin egitim kurumlari kazandirmis, insanliga ozveriyle hizmet etmis bir insani yitirmis olmak en azindan benim icin uzucu... Ancak, sahsi kanaatim, bu uzuntu onun en buyuk yapitlarindan birine kendisinin verdigi ismi degistirmekle tedavi edilmeye calisilmamali. BILKENT isminin arkasinda bir ilerici bakis, bir bilgi sehri olusturma fikri var... Kurulusundan beri bu isimle beraber koyulan bilgi kenti olma hedefine dogru yurumus, bu isimden guc almis ve en onemlisi bu isimle taninmis universitemizin adinin degistirilmesi, guclukle olusturulmus bir markanin bir anda cöpe atilmasiyla maalesef esdeger.
Kaldi ki, resmi ismine bu eklenti yapilmasa bile tum Bilkentlilerin nezdinde bu okul zaten Sayin Dogramacinin eseri. Bugun bu tartismalari yapiyor olmamiz bile, vakt-i zamaninda bu universiteye BILKENT adini veren Hoca Bey'in pek cogumuzdan daha uzak gorüslü oldugunun acik kaniti...
Sevgiyle,
Pınar
ilgili linki buradan bulabilirsiniz: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/13955812.asp?mnID=13955812
Thursday, March 4, 2010
Italiano Per Principianti
Smart Home: Green + Wired
A fully-functioning, eco-friendly home...
The home will be redesigned to reflect the lifestyle of a couple looking to minimize home maintenance, maximize efficiency and settle in to a space that not only is beautiful, but functional.
Emphasize great spaces for entertaining, a master bedroom that serves as a retreat, a whimsical nursery/playroom and a functional home office—all of which keep in mind natural elements and harmony with the earth. The design features soft, organic textures and colors fused with a contemporary style.
Ondan Bundan Toplama
Bugün internetten bol bol alışveriş yapmak istiyorum...
Gittigidiyor.com’dan ortopedik bel yastığı. Uzun süreler iş hayatında olacağım için bel sağlığıma dikkat etmem lazım. Malum otur otur otur nereye kadar, bir yerlerden başlamak lazım.
Victoria's Secret bikiniler almak istiyorum. Malum yaz geliyor, bunun için de bir yerden başlamak lazım
....
....
...
...
....buldukça bulabilirim.
İnsanları mutlu edebilecek bir iş yapmak istiyorum. Mühendis olarak insanları mutlu ettiğimi düşünmüyorum. Güzel ve doğal çikolatalar, kekler, kahveler yaparak insanların hayatlarını güzelleştirmek istiyorum. Dünyayı değiştirmek gibi bir şey olurdu.
Bugün çok sevgili arkadaşım pınarımın doğumgünü. İyi ki doğmuşsun...Seni bugün görüyor olacağım. Kocaman öpeceğim. Benim arkadaşım olduğun için teşekkür edeceğim. Bu arada pınarın düğün tanımı.
Gittigidiyor.com’dan ortopedik bel yastığı. Uzun süreler iş hayatında olacağım için bel sağlığıma dikkat etmem lazım. Malum otur otur otur nereye kadar, bir yerlerden başlamak lazım.
Victoria's Secret bikiniler almak istiyorum. Malum yaz geliyor, bunun için de bir yerden başlamak lazım
....
....
...
...
....buldukça bulabilirim.
İnsanları mutlu edebilecek bir iş yapmak istiyorum. Mühendis olarak insanları mutlu ettiğimi düşünmüyorum. Güzel ve doğal çikolatalar, kekler, kahveler yaparak insanların hayatlarını güzelleştirmek istiyorum. Dünyayı değiştirmek gibi bir şey olurdu.
Bugün çok sevgili arkadaşım pınarımın doğumgünü. İyi ki doğmuşsun...Seni bugün görüyor olacağım. Kocaman öpeceğim. Benim arkadaşım olduğun için teşekkür edeceğim. Bu arada pınarın düğün tanımı.
Subscribe to:
Posts (Atom)